Namütenahi Sevda
Namütenahi Sevda
Hasretten mecruh iki kalp,
Uzun mecralar girmiş aralarına
Mahdut bir iki yetersiz gün,
Yetecek mi bu âşıklara?
Galeyan eden özlem, taşıyor bedenden
Gelmiş kavuşma vakti, bahtiyarlıktan sermest iki seven
İhtiraz gözler, âlâ sözler
Sanki serilmiş önlerine en güzel Şukufeler
Her tafsilatı ayrı müzeyyen
Havada latif bir hararet…
Şatır handelerle işte iltizam olunan o an!
Muhteris bir buse, titreyen iki beden
Mümkün mü tevfik etmek zamanı?
Ey arz, Gördün mü böyle bir mevzuniyet!
Şedit hislere kifayet eder mi dakikalar?
Bu iki zavallının tıynetlerinde ne kadarcık metanet var?
Tek tesellileri tekerrür etmesi, ağlamak neye yarar?
Bilirler, bitmeyecek bu müvellen seyranlar, kavuşmalar…
Zaman nasibini alır bu işten, biraz övgü biraz sövgü ile
Yâr döner memlekete, kuşunun kalbi ile birlikte
Akılda kalan son iki boynu bükük cümle, bir vaveyla derinlerde
“Ah sevgilim! Ne zaman avdet edeceksin bu biçareye?”
Comments
Post a Comment